9 Haziran 2009 Salı

7HAZİRAN PAZAR GÜNÜ ILIKSU KESTANE ORMANINDA ARILIKTA ÇADIRIN KURULMASI...

Geçtiğimiz hafta başı Ilıksu kestane ormanında arılarımıza hazırladığımız ve çarşamba, perşembe günleri taşımasını gerçekleştirdiğimiz arılığımızda kuracağımız çadırın kurulmasını da bu pazar günü gerçekleştirdik. Kestane ormanının muhteşemliği gerçektende işte yukarıda olduğu gibi görülmeye değer vaziyetteydi.

Pazar günü öğle üzeri arılığımıza geldik ve resmin görüntüsünün sonunda çadırımızı kurmamız gerekiyordu. Burası arılığın yol tarafından giriş yeriydi. Demir profillerle kurulması gerçekleştirilecek çadırımız aynı zamanda hem arı evimiz ve hemde bal hasat zamanında sağım işlemini gerçekleştireceğimiz yerdi.


Bismillah deyip çadır tabanının toprağını temizleyerek kenarlara çektik düzelttik. Öğle olduğundan çadırın kurulmasına başlamadan yemek işini bir taraf etmemiz gerekiyordu. Bunun
içinde arılığımızın epeyce yukarısında kasap-kahve olan arkadaşımızın oraya çıkmaya karar verdik. Burada gelirken aldığımız kavun-peynir-domatesten oluşan kır yemeğimizi yiyecektik.





Bu arada hemen yemek yiyeceğimiz yerin kenarında Şaban çavuşun yaptığı yarım boy ebatlı serasını görmemi istedi.Baktım gerçektende güzel bir domates ve salatalık üretimi yapmaya başlamış bile. Bu arada serada gördüğüm eksiklikleri kendisine söyledim ve bitki beslemesini tamamen organik hayvansal ve organik sıvı gübrelerle yapmasını tavsiye ettim. Birkaç salalık almamı söylemesine rağmen daha ilk hasadı kendi dahi yapmadığından teklifini kabul etmeyerek almadım.




Zaten fazlada acıkmamıştık çünkü çok fazla yorulmamıştık. Kavun-peynir ve domates yanındada soğuk meyveli furuko çokta güzel gitti.
yemek yeme sırasında her dalda anlatılan fıkralar olduğu gibi bizde tamamen arıcılık üzerine yorumlar yaptık.
Özellikle sezon içerisinde verim olmazsa stratejimizin ne olacağını yorumladık. Herkes kendi düşüncelerini aktardı. Bende burada verim olmayıp Gerede yaylası yağışlı geçerse 10-15 gün sonra arılarımızı oraya getirmemiz gerektiğini söyledim. Söylediğimde arkadaşlarca onaylandı .



Tekrar arılığımıza gelerek çadırımızın profillerini monte ettik. Bu arada bal akımı olmadığından arılar huysuzluk yaptı ve arkadaşlarım sokmaya karşı maskelerini giydiler. Ben giymek istemedim ama ne yalan konuşayım 3-4 arı benide sokmuş oldu. Ama bu arada profilide hatasız olarak kurmuş olduk. Bu arada arıların birazda sokması arıları pek tanımayan ve bize yardımcı olan arkadaşımızın el kol sallamasından kaynaklandığını daha sonraki tekrarından anlamış olduk.





Çadırın profile geçirilmesi bizi oldukça oyaladı. Hem çadırı yırtmadan profile yerleştirmekti önemli olan. O itinayla işimizi tamamladık. Çevresinin yağmur girmemesi için kanalını tamamlamamız derken akşamı buldu.
Bu arada arılıkta arılar kovanlarına çekilip sakinlik başladığından arılığın içerisinde bulunan döküntüleri, kozalakları ve temizlemeden arda kalan çöpleri toplayıp atmamız gerekiyordu.





Arılık içerisinde bu temizlik işlemimizi tırmıkla tamamladıktan sonra karanlıkta çökmüştü. Hatta günün son resmini çektiğimde arılığımızın uc kısmında çadırımız tamamlanmış vaziyette ama biraz zor görülür vaziyetteydi. Çalışmalarda kullandığımız malzemeleri ve merdiveni arabaya taşıdık. Yaptığımız çadırı orada arılarımızın bekçiliğini yapan İbrahim'e teslim ederek oradan ayrıldık.


2 yorum:

HB dedi ki...

Çok küçük bir ayrıntıyı söyleyeyim ki biz bunu yapıyoruz ve çok kolay ve temiz oluyor.

Çadırın giriş bölümünün dışında kalan ve peteklerle diğer malzemelerin bulunduğu ve sağımın yapıldığı yerin tabanına ucuz tarım naylonları var.

Onlardan 2-3 boy alıyoruz. Her gün iş bitimi değiştiriyoruz. Tertemiz oluyor.

Kozlu Ziraat Pazarlama dedi ki...

Saygıdeğer HB
Haklısınız ve bizde bunu sağıma hazırlanırken hasat edilen çerçevelerin çadırın içeisine alınması öncesinde yapıyoruz. Daha önceden yapılsa muhakkakki sizin söylediğiniz gibi herşey daha tertipli ve daha temiz olur.
ilgi ve uyarınız için teşekkür ediyor, Karaelmas Diyarından sevgi ve selamlar gönderiyorum...