15 Ağustos 2009 Cumartesi

SİZ SABAH 9.30 DA HİÇ KARADENİZ MIHLAMASI YEDİNİZMİ...

Sabah saat 9.30 da işyerimin yanında SALİHOĞLU GIDA önündeki masada fırın ve pastane çalışanlarının sabah kahvaltısı gözüme çarptı. Çok neşeli bir kahvaltı olduğunu görünce yanlarına gitmek durumunda kaldım. Ne göreyim bizim karadeniz mıhlamasını yemiyorlarmı.

Ekmeği banarak yedikleri mıhlamada peynir marifetiyle uzadıkça uzuyor. Diyeceksinizki hiç sabahın 9.30 unda mıhlama yenirmi diye . Evet yenir hemde süper yenir.Çocukluğumuzdan beri böyle olduğunu bilirim ve özelliklede annelerimize sabahları mıhlama yapması için türlü yalvarma ve muziplikten geri kalmazdık.

Karadenizde yörelere göre mıhlamaya çeşitli isimler verilir. Ve yapılışlarıda biraz farklılıklar gösterir.Mesela mıhlama,kuymak ve bizim şu an olduğumuz zonguldak yöremizdede Malay ismiyle yapılarak sofralarımızı süsler. Ama içlerinde ana olan mıhlamadır. Mıhlamayı karadeniz bölgesinden esinlenerek yapan başka bölgelerimizde var ama karadenizde yapılanı tutması mümkün olmamaktadır.


Arkadaşların israrı üzerine bende bir parça ekmeği banarak yedim.Gerçektende çok nefis olmuştu. Dedelerimizin uzun ömürlü ve güçlü olmalarının sırrın mıhlamada olduğunu düşündüm. Tuncay Demirhan ustanın mıhlamayı nasıl yaptığını öğrenmek istedim ve kendiside anlattı.
4 KİŞİLİK MIHLAMANIN YAPILIŞI...
3 kaşık mısır unu, 50 gram tereyağı,100 gram telli peynir ve 1 bardak su ile yapılmakta.
Önce tereyağı eritiliyor ve sonra mısır unu yağda kavruluyor daha sonrada 1 su bardağı su ilave ediliyor sonrada peyniri ekleniyor. Yapılmaya başlandığı andan itibaren 15 dakka içerisinde pişirilerek sofraya getirilebiliyor. Evet herkese yapmasını tavsiye ediyorum. Ama en güzelini Kozluda Tuncay ustanında yaptığını söylemeden geçemiyorum.Nasılmı ? uğrayın, yiyin de görün...